Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ve Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi iş birliği ile ‘Uygulamada ve Teoride Kadına Şiddet’ konulu panel gerçekleştirildi.
Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ve Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi iş birliği ile ‘Uygulamada ve Teoride Kadına Şiddet’ konulu panel gerçekleştirildi. Hukuk Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panelin açılış konuşmalarını Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Altunkaya ve Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Abdullah Çalışkan yaparken, moderatörlüğü Av. Emre Zahid Erkol yaptı. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği panele konuşmacı olarak Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necla Öztürk, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesi Başkanı Nihat Altuğ, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü Av. Hakan Ay katıldı.
TÜRK KADINI SEÇME VE SEÇİLME HAKKINI PEK ÇOK BATILI ÜLKEDEN ERKEN ALMIŞTIR
Panel açılışında konuşan Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Altunkaya, “Demokratik toplumlarda gelişim ve katılım noktasında kadınlara verilen haklar büyük öneme sahiptir. Çağdaş, demokratik, ileri bir toplum için kadınların güçlendirilmesi etkinlik alanlarının genişlemesi eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk ve benzeri alanlarda eşit fırsat ve imkanlardan yararlanmalarının sağlanması büyük önem taşımaktadır. Bundan tam 88 yıl önce 5 Aralık 1934'te anayasamızda ve seçim kanununda yapılan değişikliklerle Türk kadınları milletvekili seçme ve seçilme haklarına kavuşmuştur. Diğer pek çok batılı ülke ile karşılaştırıldığında Türk kadını seçme ve seçilme hakkına çok erken denilebilecek bir tarihte kazanmıştır.” diye konuştu.
CEZA HUKUKU EN SON ÇAREDİR
Kadına karşı şiddet olgusunun geçmişten günümüze hep var olduğunu belirten Prof. Dr. Altunkaya, “Bu sebeple şiddetin sonuçları üzerinden meselenin konuşulması çözüm odaklı bir yaklaşım olmayacaktır. Zira şiddetin varlığı hukuk devleti iddiasının olduğu hiçbir yerde kabul görmez. Olması gereken şiddetin önlenmesidir. Şiddetin önlenebilmesi için de şiddeti doğuran meselelerin ortaya konması gerekir. Bu kapsamda şiddet mağduru kadınlar açısından niçin ilgili suçun mağduru oldukları sorusunun cevaplanması gerekmektedir. Cezalandırma basit bir eylemdir ve meselenin tek başına çözümü değildir. Ayrıca bir meselede hemen cezalandırma yoluna gidilmesi çaresizliğin göstergesidir. Zira ceza hukuku son çaredir. Çözülmesi gereken meselenin önce hukuk dışı araçlarla çözülmeye çalışılması, hukuk dışı araçların yetersiz kalması halinde ise medeni ve idari hukuk tedbirleri ile sorunun çözülmesine gidilmesi gerekir. Eğer tüm bu aşamalar yetersiz kalmış ise o zaman ceza hukuku tedbirlerine başvurmalıdır.” ifadelerini kullandı.
TOPLUMUN ORTAK VE KARARLI MÜCADELESİ İLE ÇÖZÜLÜR
Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Abdullah Çalışkan ise, “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bireyin, ailenin ve toplumsal değerlerimizin korunması, güçlendirilmesi ve geliştirilmesine yönelik bütüncül ve adil sosyal hizmet modelleri geliştirmek ve uygulamak hedefiyle toplumun her bir ferdine ulaşarak etkin hizmet sunumuyla ülkemizin sosyal kalkınmasında önemli bir unsur olarak hizmet vermektedir. Ulusal ve uluslararası tüm gelişmelere rağmen genel anlamda şiddet ve özelde de kadına yönelik şiddet dünyada 21. yüzyıla taşınan en önemli sorunlar arasında yer almaktadır. Bu anlamda şiddet küresel bir sorundur. Çok boyutlu bir sorun olan kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırmak ancak toplumun tüm kesimlerinin ortak ve kararlı mücadelesi ve bütüncül bir yaklaşımıyla mümkündür. Bizler de bu sorunun çözümüne yönelik gerek hukuki düzenlemelerin takibi gerekse toplumun her kesimiyle sosyal çalışmalar yaparak sürece katkıda bulunuyoruz.” şeklinde konuştu. Panel katılımcıları da dünyada ve Türkiye’de kadın hakları mücadelesinin tarihçesi, Yeni yönetmelik ve kanun maddeleri, bu maddelerin pratikte uygulanışı hakkında sunumlarını gerçekleştirdiler.
Son güncelleme : 13.12.2022 11:11:00