Akdeniz Üniversitesi’nde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinlikleri kapsamında Din Motifli Radikalleşme ve Mücadele Yöntemleri: FETÖ Örneği başlıklı çevrimiçi konferans gerçekleştirildi.
İlahiyat Fakültesi tarafından gerçekleştirilen çevrim içi konferansın konuğu Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüseyin Arslan oldu. Arslan’ın Din Motifli Radikalleşme ve Mücadele Yöntemleri: FETÖ Örneği başlıklı konferansına Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kemal Sözen, dekan yardımcıları, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Konuşmaların ardından konferans, soru cevap bölümü ile sona erdi.
AKLINIZI KİRAYA VERMEYİN
Programın açılış konuşmalarını gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker, tarihsel bağlamda örnekler vererek başlangıç yaptı. Toker, “Biz maalesef 15 Temmuz gibi bir kara geceyi yaşadık, kara bir günü yaşadık ve gerçekten de sadece şunu söylemek istiyorum, aklınızı kiraya vermeyin böyle yerlere. Beynimizi, kafamızı başkalarına kiraya vermemiz gerektiğini din konusunda Kur’an’dan başka bir rehber edinmemiz gerektiğini, ilahiyat fakültelerinin önemini gösteriyor. Dolayısıyla burada en kolay işlenecek genellikle konular bu tür olaylarda din oluyor maalesef. Bundan dolayı ilahiyat fakülteleri çok önemli.” dedi.
MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZE VESİLE OLSUN
Sözlerine konferansa katılım sağlayan herkese teşekkür ederek başlayan İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kemal Sözen, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinlikleri çerçevesinde fakültemiz öncülüğünde düzenlenmiş olan çevrim içi konferansa hoş geldiniz. Bu etkinliğin milli birlik ve beraberliğimize vesile olmasını diliyorum. Konferansın başarılı geçmesi dileğiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum, teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
TERÖRİZME UZANAN SÜREÇ
Konferansa konuşmacı olarak katılan Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüseyin Arslan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinlikleri çerçevesinde Akdeniz Üniversitesi’ne konuşmacı olarak davet edilmesinden dolayı teşekkürlerini iletti. Radikalleşme kavramının kökeninden bahseden Doç. Dr. Hüseyin Arslan, “Etimolojik olarak Latincede radix kökünden gelen bir kavram köktendincilik diye bir anlamı var. Yani aşırılık içeren fikirlerle tanışma, eylemlere başlama diye tanımlanıyor. Radikalleşme bir süreç, pat diye olan bir şey değil. Belirli bir ortamda bir şeylerle tanışmasıyla başlıyor. Oradan şiddete varan aşırılığa, sonrasında terörizme kadar uzanan bir süreçten bahsediyoruz.” şeklinde konuştu.
AĞLARINA DÜŞÜRÜYORLAR
Terör örgütlerinin bireyleri ağlarına düşürdüklerini belirten Doç. Dr. Arslan, “Öncelikle bir bireyi ağlarına düşürerek bu işe başlıyorlar. O bireyler öncelikle bir sempatizan haline getiriliyor. Bunu çağımızın en önemli iletişim aracı sosyal medyadan yapıyorlar, arkadaş çevresi, iş çevresi ya da özellikle örgütün hedef seçtiği kişilerden tespit edilenler önce sempatizan haline getiriyorlar. O zaman yukarıya doğru çıkıyorlar. Bir merdiven gibi düşünün. Sempatizan fikirlerle tanıştıktan sonra sempatizan haline geliyor. Daha sonra eğitim başlıyor. Yani bireyi yeni bir kimlikle inşa ediyorlar. Sonra aktivist haline getiriyorlar. Bir kişi çok kısa sürede radikalleşirken bir başkası için süreç uzun olabiliyor. Bununla beraber dini motifli terör örgütleri de var.” ifadelerini kullandı.
Son güncelleme : 11.07.2025 15:26:12